Müzikle Tedavi: Gevher Nesibe ve Pentatonizm
İnsan hayatında müziğin yeri insanın ruhuna iyi gelmesi veya ruhu dinlendirmesinin ötesindedir. Müzik, merkezi sinir sistemi ile beyinde yer alan düşünme, konuşma ve beden kontrolü ile ilgili merkezleri uyarmaktadır ve buralardaki gelişmeleri desteklemektedir.
Müzik terapi; bireylerin fiziksel, psikolojik, sosyal ve zihinsel ihtiyaçlarını karşılamada müziği ve müzik aktivitelerini kullanan uzmanlık dalıdır. Müziğin tedavi amaçlı eski tarihlere dayanan pek çok kullanım alanı mevcuttur ve müziğin iyileştirici gücü toplumlar arasında eskiden beri hep bilinmektedir.
Anadolu’da Müzik Terapisi
M.Ö. 3000-2000 yılları arasında Anadolu’ya yerleşen Türk kavimlerinden Oğuzların müziği, davulla çalınan Şaman müziğine kaynak gösterilir. Kırgız Türklerinde insan ruhunun uzmanı olarak bilinen ve Baksı olarak adlandırılan şaman alimlerin müzik aleti olan Kopuz’larını kutsal saydıkları ve yaptıkları müzik ile hastaları iyileştirip, halk içinde huzuru sağlayıp maneviyatı yükselttiği bilinmektedir.
Pentatonik müzik, tedavi amaçlı kullanılan ve bir gam içinde 5 sesin kullanılması ile oluşan müzik formudur. Macar bir müzik araştırmacısının kitabında çıkış noktası Türklerin anavatanı olan Orta Asya olarak gösterilmiştir.
Gevher Nesibe Hatun
Gevher Nesibe Hatun, babası Selçuklu Sultanı 2. Kılıçarslan'ın vefatından sonra sarayda onun emaneti ve yadigarı olur. Bu sebeple yetim olan bir komutana aşık olduğunda ağabeyi Gıyasettin Keyhüsrev aşık olduğu kişiyle evlenmesine müsahade etmez. Bunun üzerine komutanı savaşa gönderir ve savaştan galip gelirse evelenebileceklerini söyler. Cepheden dönen komutan savaşı kazanmış olarak dönse de ağır yaralıdır, kısa bir süre sonra da ölür. Gevher Nesibe büyük üzüntü duyar ve üzüntüsünden hastalanır. Uygulanan hiçbir tedavi onu iyileştiremez. Ölüm döşeğindeyken, hasta yatağında ağabeyine vasiyet eder. Ağabeyinden onun adına bir şifahane (hastane) yaptırmasını ister. Bu hastanede ücretsiz olarak hastaların bakılmasını, hekimler yetiştirilip çaresi olmayan hastalıklara çare aranmasını ister.
Ölümünden sonra Gıyaseddin Keyhüsrev, kardeşinin vasiyetini yerine getirir ve Kayseri de Gevher Nesibe Hatun adına şifahaneyi kurar. Bu şifahanede müzikle ve su sesiyle ruhi hastlalıklar tedavi edilmektedir.