Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığınca 1915 Olayları Uluslararası Konferansı Gerçekleştirildi

20 Nisan 2021 17:45 Bilim
resimler-haber/1915_KONFERANSImoren1.docx.jpg
google news

20 Nisan 2021 tarihinde çevrimiçi olarak gerçekleştirilen 1915 Olayları (Ermeni Soykırımı İddiası) Uluslararası Konferansı, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın sosyal medya hesapları üzerinden canlı olarak yayınlandı.
Konferansın açılış konuşmasında İletişim Başkanı Altun;
Bugün asırlar boyunca barış içinde beraber yaşamış Türk ve Ermeni halklarının ortak geçmişini çarpıtarak, tarihten husumet çıkarmaya tevessül eden bir anlatıyla karşı karşıyayız ve biz bu anlatıya karşı çıkıyoruz. Hakikate ulaşma isteğimiz siyasal bir kazanım için değil, hakikatin kendisi içindir. Bu konferansın 1915’in meydana geldiği tarihsel arka planı unutturmamak ve sözde Ermeni soykırımı iftirası üzerinden ülkemize diz çöktürme girişimlerine engel olmak adına önemli bir fonksiyon icra edeceğine inanıyoruz " Sözleriyle konferansın misyonunu açıkladı.

Konferans “Tarihsel Süreçte 1915 Olayları ve Ermeni Meselesi”, “Uluslararası Hukuk Açısından 1915 Olayları” ve “1915 Olaylarının Günümüze Yansımaları ve Gelecek Perspektifi” başlıklı 3 oturumla gerçekleştirildi.  Birinci oturumda açıklamalarda bulunan Avrasya İncelemeleri Merkezi araştırmacısı Dr. Maxime Gauin o dönemlerde Anadolu’da bulunan Ermenilerin ortadan kaybolduğu varsayımının gerçeği yansıtmadığını, bölgedeki nüfus yapısındaki değişikliğin Fransa’nın işgali ile Rum ve Ermenilerin arasındaki çatışmalardan kaynaklandığını söyledi.

Konuşmacılardan Azerbaycan Diller Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oleg Kuznetsov benzer süreçlerin 1. Dünya Savaşı yıllarında da pek çok yerde yaşandığını, birçok ülkenin milliyet temelinde askeri güvenliğin o topraklarında sağlanması amacıyla sürgünler gerçekleştirdiğini belirtti. Uluslararası hukuk açısından değerlendirildiğinde ilk soykırıma uğrayanların aslında Balkanlar'daki Türkler olduğuna değinerek "Savaş sırasında Makedonya'daki Türkler sürüldü. Bunları ispat edebilecek o döneme ait çok sayıda belge var." diye konuştu.

Almanya merkezli Güney Doğu Avrupa ve Kafkaslar Araştırma Merkezi (SOEK) Direktörü Dr. Christian Johannes Henrich  Almanya’da bu konuyla ilgili çok fazla tartışma meydana geldiğini belirterek Ermeni meselesinin siyasi arenada bir araca dönüştürüldüğünü söyledi. Türkiye’nin Avrupa Birliği adayı olmasına karşı çıkmak için, Türkiye’ye karşı kullanılan bir araç olarak Ermeni meselesinin öne sürüldüğü belirten Henrich;
 “İddialarına göre tüm dünya soykırımı kabul ediyor ancak bütün dünya dediğiniz şey nedir? 197 tane egemen devlet var ama araştırmama da bakarsanız 23 tane ülke kabul ediyor ve nerdeyse %12’sine tekabül ediyor. Yani bu iddiaya bakıldığında dünya nüfusunun ise %8ine tekabül ediyor ama tüm dünyayı temsil ettiklerini söylüyorlar. Profesyonel bir şekilde ermeni propagandası yapılıyor demektir bu.

Peki kim kabul ediyor? Akademik camiaya bakılacaksa bu insanların neden kabul ettiğine bakılmalı. Kabul edenlerin ülkelerini görüyoruz. Bütün bu ülkeleri sıralayınca hepsi Hristiyan çoğunluğu olan ülkeler ve Lübnan'ın bunların arasındaki özel durumu Ermenilerin nüfus yoğunluğunun fazla olması. İkinci kategoriye baktığımızda bu ülkeler Ermeni nüfusunun fazla olduğu yerler var. Bir başka açıdan bakıldığında bu ülkelerin çoğu Türkiye ile savaşa girmiş ülkeler. Ayrıca Osmanlı’dan kalma kötü anılarının devamı niteliğinde kişisel çıkarları da var burada. Örneğin Avusturya’da hatırı sayılır bir Türk karşıtı kitle var, Osmanlı Viyana surlarına kadar işgal etmişti çünkü.

Konferansta ABD'de yaşayan Ermenilerin açtığı davalarda Türk tarafının avukatlığını üstlenen Hukukçu David Saltzman, Türkiye'nin Avrupa Konseyi nezdindeki Strazburg Daimi Temsilciliği'nde Uzman Hukukçu statüsüyle çalışmış Avukat Dr. Deniz Akçay ile Avrasya İncelemeleri Merkezi Analisti Hazel Çağan Elbir de çok değerli açıklamalarda bulundular.