Turistler Kışın Nereye Akın Ediyor?

Avrupa Komisyonu Ortak Araştırma Merkezi’nden yapılan bilgilendirmeye göre kışın Avrupa’da en çok ziyaret edilen ilk 10 bölgenin yedisi Güney Avrupa'da bulunuyor.

AB Turizm Pano'sundan alınan veriler, kışın güney kıyı bölgelerinin AB'nin seyahat noktaları olduğunu gösteriyor. Pano, en son verileri (2023 sonuna kadar mevcut) ve AB'nin ulusal, bölgesel ve alt bölgesel düzeylerdeki turizm ekosistemine ilişkin göstergeleri gösteriyor.

Aralık 2022 - Şubat 2023 döneminde kış aylarında geçirilen toplam gece sayısına bakıldığında, ilk 10'da beş İspanyol bölgesi yer alırken, Kanarya Adaları 6 milyon geceleme sayısını aşarak en popüler destinasyon olarak öne çıkıyor.

Sadece kış konaklamalarının yoğunluğuyla değil aynı zamanda kış popülerliğiyle de dikkat çeken Fransa'daki Rhône-Alpes, 5,8 milyonla ikinci sırada yer alıyor. İspanya'nın Endülüs bölgesi 5 milyonu aşan geceleme sayısıyla onu takip ederken, Île-de-France 3,8 milyona ulaşıyor. İspanya'daki Katalonya ve Fransa'daki Provence-Alpes-Côte d'Azur her biri yaklaşık 3 milyon geceleme bildirirken, Valensiya 2,3 milyona ulaştı.

Hem kış mevsimselliği hem de toplam gece sayısıyla tanınan Avusturya'daki Tirol, 2 milyon konaklama kaydetti. İlk 10'u tamamlayanlar, kış sezonunda her biri yaklaşık 2 milyon gece geçirilen İtalya'nın Lazio ve İspanya'nın Madrid'idir. İlk 20 bölge bu eğilimi doğruluyor, ancak Orta Avrupa'daki bazı kar ve başkent destinasyonları listeye giriyor.

Kışın zirve sezonu mu?

Kışın gelişiyle birlikte birçok bölge en yoğun turist sezonunu yaşıyor. Ünlü bir kış sporları destinasyonu olan Avusturya'nın Tirol kentinde, yıllık gecelemelerin %20'si Aralık 2022 ile Şubat 2023 arasında kaydedildi. Avusturya'nın Salzburg ve İtalya'nın Valle d'Aosta kentleri, her biri bu dönemde yıllık gecelemelerinin %19'unu çekerek yakından takip ediyor.

Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, ilk üç bölge dışında, kalan ilk 10 destinasyonun çoğunluğu kış aktiviteleri için popüler olan dağlık bölgelerdir. Bunlar arasında Finlandiya'daki Pohjois- ja Itä-Suomi (%17), iki İsviçre bölgesi—Ostschweiz ve Région lémanique (ikisi de %17)—ve Avusturya'daki Steiermark ve Vorarlberg (%17), Slovakya'daki Stredné Slovensko (%16) ve yine %16 ile Fransa'daki Rhône-Alpes yer almaktadır.

Hangi destinasyonlar yıl boyunca en çok turist çekiyor?

Gösterge tablosuna göre, 2023 yılında en çok ziyaret edilen bölge 51 milyonun üzerinde gecelemeyle Mallorca oldu. Bunu yaklaşık 44 milyonla Paris ve 41 milyonla Roma takip etti.

Berlin, Hırvatistan'ın Istria yarımadası, Amsterdam ve Yunanistan'ın Kiklad adalarında 2023'te 25 ila 29 milyon arasında geceleme kaydedildi. Kopenhag, İrlanda'nın ikinci büyük şehri Cork, Münih, Lanzarote Adası, Porto ve Fransa'nın Seine-et-Marne bölgesinde 2019'a kıyasla önemli artışlar (5,5 ila 3,1 milyon arasında geceleme) kaydedildi.

Turizm yoğunluğu ve mevsimsellik

Belirli bir destinasyonda turizmin ekonomik önemini belirlemek için iki ölçüm özellikle önemlidir:

turizm yoğunluğu : turistik konaklama yerlerinde geçirilen gece sayısının yerleşik nüfusa bölünmesi

turizm mevsimselliği : en çok ziyaret edilen üç ayda geçirilen gece sayısının, toplam geçirilen gece sayısına oranı.

AB ülkelerine bakıldığında, Hırvatistan, Malta ve Kıbrıs'taki turizm yoğunluğu AB27 ortalamasından önemli ölçüde daha yüksektir (ikamet eden başına 6 geceye kıyasla 22 ila 20 gece). Ayrıca, turizm mevsimselliği Hırvatistan'da (%74), Bulgaristan'da (%59) ve Yunanistan'da (%59) özellikle yüksektir. Bu kadar yüksek değerler, turizmin ekonomilerinin önemli bir parçası olduğunu gösterir, ancak bu ülkeleri sektördeki ani şoklara karşı daha savunmasız hale getirir.

2023 değerleri, Almanya, Yunanistan, İtalya, Fransa, İspanya, Avusturya ve Hırvatistan'ın en yüksek turizm yoğunluğu değerlerine sahip 100 AB bölgesinin çoğuna ev sahipliği yaptığını, AB ortalaması olan altıya karşı kişi başına ortalama 44 gece geçirildiğini gösteriyor. Kişi başına 145 ila 115 gecelik zirveler Korfu (Yunanistan), Istria (Hırvatistan), Güney Ege (Yunanistan) ve Fuerteventura ve Lanzarote (İspanya) bölgelerinde kaydedildi. Bu rakamlar, güney kıyı bölgelerinin ekonomilerini sürdürmek için turizme büyük ölçüde güvendiğini gösteriyor.

Mevsimsellik açısından, Güneydoğu Bulgaristan kıyı bölgesi gecelerinin neredeyse %80'ini en çok ziyaret edilen 3 ayda yoğunlaştırıyor. %70'in üzerindeki değerler diğer kıyı bölgelerinde, Hırvatistan, Finlandiya, Romanya, Yunanistan ve Macaristan'da da bulunabilir.

Turizm tipolojilerini hesaba katmak, belirli lokasyonların sektöre aşırı bağımlılığını daha da vurgular: karlı dağlarda ve kıyı bölgelerinde, turistik konaklama yerlerinde geçirilen geceler AB ortalamasının iki katından fazladır. Mevsimsellik, hava değişkenliği ve tatil takvimleri nedeniyle tamamen önlenemezken, aşırı olduğunda ekonomik istikrarsızlığa ve kırılganlığa katkıda bulunabilir.

AB başkentleri tatil kovanları olarak gelişmeye devam ediyor

Başkent bölgeleri, 2023'te AB genelindeki turistik konaklama yerlerinde geçirilen gecelerin yaklaşık %26'sını oluşturarak turist çekmede önemli bir rol oynar. Paris, Amsterdam, Kopenhag ve Prag, ulusal ortalamaları önemli ölçüde aşan yoğunluk değerleriyle öne çıkar. Kopenhag'ın yanı sıra Tallinn ve Riga'nın ulusal turizm payları 2019'a kıyasla yaklaşık %10 arttı.

Ayrıca dokuz başkent bölgesi (Lefkoşa, Lüksemburg, Valletta, Riga, Tallinn, Budapeşte, Prag, Vilnius, Kopenhag) kendi ülkelerindeki turizm gecelemelerinin %30'undan fazlasını gerçekleştiriyor.

Paris ve Madrid, muhtemelen Avrupa'nın en büyük ve en simgesel şehirlerinden ikisi olmalarından dolayı en iyi 20 kış destinasyonu arasında yer alıyor. Bu şehirler, mevsimden bağımsız olarak yıl boyunca ziyaretçileri çeken önemli kültürel, ekonomik ve turistik merkezlerdir. Yine ilk 20 arasında yer alan Viyana, Noel pazarları ve klasik müzik etkinlikleriyle ünlüdür; Budapeşte ise dünyaca ünlü termal banyoları, şenlikli pazarları ve diğer büyük Avrupa şehirlerine kıyasla uygun fiyatlarıyla övünür.

Başkentlerin ve bölgelerin ekonomik önemi ortada olmakla birlikte, başkentler, mevsimlik turizmin ana gelir kaynağı olduğu kıyı veya dağlık bölgelerle karşılaştırıldığında ekonomik risklere daha az maruz kalmaktadır.

Kaynak

AB-JRC